23 Nisan 2008 Çarşamba

FIKRALAR

HAMSİ
Dursun Temele sormuş:uşağum oruçlu oruçlu kaç hamsi yiyebilirsin?
Temel:Yüz tane yerum valla..
Dursun:Hadi ordan yesen yesen 1 tanesini yersin geriye kalan 99 hamsiyi oruçsuz yersin..
Bu espri temelin acayip hoşuna gitmiş.yolda Cemali görmüş ve hemen sormuş:Uşağum oruçlu oruçlu kaç hamsi yiyebilusun?
Cemal:Eelli tane yerum ben..
Temel:Uyyy uşağum 100 tane yerum deseydin sana müthiş bir espri yapacaktum.

BİZİM TEMEL
Temel bilim adamı iken bir arkeoloji araştırmaları konferansına davet edilir. Amerikalılar anlatmaya başlar;-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı indik ve telefon kabloları bulduk. Öyleyse bizim atalarımız asırlar önce telefon kullanmışlardır.Sıra Türkiye`ye gelir ve Temel başlar anlatmaya:-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 50 metre aşağıya indik ama hiç birşey bulamadık. Öyleyse bizim atalarımız telsiz telefon kullanmışlardır.


13
Bir adam evine giderken hastanenin bahçesinden 13,13 diye bağrıldığını duyar.Merak etmiş duvara tırmanmış.Deliler adamın kafasını tuttukları gibi içeri çekmişler ve 14,14 diye bağırmaya başlamışlar


DOKTOR FIKRASI
Anteplinin biri doktora gider. Kalbi ve kilolarıyla ilgili şikayetlerini iletir.
Doktoru tavsiyelerde bulunur :
- Bundan sonra beyaz et salata türü yiyeceklere ağırlıklı beslen.
Hasta sorar: Dediklerinizi yemekten önce mi sonra mı yiyeceğim.


ANNESİNDEN TEMEL'E MEKTUP

"Sevgili oğlum Temel... Senin hızlı okuyamadığını bildiğim için mektubu yavaş yavaş yazıyorum...Artık senin büyük şehre gittiğin sırada yaşadığımız evde yaşamıyoruz. Baban bir gazetede, "İnsanların başına genellikle evlerinin iki kilometre civarındaki bölgelerde kaza geldiğini" okumuş; o yüzden taşındık...Sana yeni adresi veremiyorum, çünkü yeni evimizde bizden önce oturan hemşehrilerimiz, taşınınca adresleri değişmesin diye kapı numarasını söküp götürmüşler...Bu evde garip bir çamaşır makinası var. Geçen gün içine dört gömlek koydum, çalıştırmak için duvardaki zinciri çektiğimden beri bir daha gömlekleri göremedim.Geçen hafta sadece iki kez yağmur yağdı. İlki üç gün, ikincisi ise dört gün sürdü...Benden istediğin yeleği postaya verdim. Ancak, halan 'o koca düğmelerle paket çok ağır olur' deyince düğmeleri kopartıp yeleğin cebine koyduk. Orada bulabilirsin...Not: Sana biraz da para gönderecektim, ama zarfı bir kere yapıştırmış bulundum... Sevgiler... Annen"

Hiç yorum yok: